Geçmişte, kediler pek çok kültürde karanlıkla özdeşleştirilmiş, hatta iblislerle ilişkilendirilmişti. Orta Çağ'da, özellikle siyah kediler, cadılıkla suçlanarak kötü şansın ve karanlık güçlerin simgesi haline geldi. Ancak zamanla bu gizemli yaratıklar, zarif ve sevimli tavırlarıyla insanların kalbini kazanmayı başardı.
Abone Ol
Bugünlerde çoğumuzun en iyi dostu olan kediler, tarihte; tanrı ilan edilmiş yahut uğursuz kabul edilmiş gizemli varlıklardır.
MÖ 950 civarında kediler, bazı medeniyetlerde önemli roller üstlenerek tanrı olarak kabul edilir. İlk evcilleştirilen kedilerin izleri, Antik Mısır’a kadar uzanır.
Bu sevimli, insan dostu canlıların bunu nasıl başardığı ise yine büyülü bir konu.
Orta Çağ'da ise özellikle Avrupa kıtasında kötü şansla ilişkilendirilir. Kilise, kedileri kötü ruhların habercisi olarak görerek, toplu katliamlarını teşvik etmiştir.
Orta Çağ'da meşhur cadı avlarıyla ilişkilendirilen kediler, katliamların parçası olmuş ve bu nedenle fare popülasyonu çoğalarak veba salgınına neden olmuştur.
Tarihte mistik varlıklar olarak görülen kediler, Mısır'ın yanı sıra İskandinav ve Yunan mitolojisinde de büyülü olarak kabul edilmektedir.
Her koşulda sevimli yanlarıyla büyüleyen bu hayvanlar gerçekten de mistik varlıklar olabilirler.
Çoğu ünlü esere ilham kaynağı olmalarıyla bilinen kediler, Pablo Picasso, Salvador Dali ve Andy Warhol gibi büyük sanatçıları dostluklarıyla etkilemiştir. Bu büyülü yaratıklar, tarih boyunca ilham kaynağı olarak sanat ve edebiyata yön vermiştir.
Sinema sektöründe efsaneleşen ve artık hepimizin bildiği ürünlerin bir parçası haline gelmiş ve Tom ve Jerry" ile nesiller boyu popülerliğini korumuştur.
Cadı avlarında uğursuz olarak nitelenen kedilerin son yıllarda insan dostu tanımına evrilmesi de büyülü bir portre çiziyor.
Bu sevimli, insan dostu canlıların bunu nasıl başardığı ise yine büyülü bir konu.
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Samimi Haber sitemize
abone olun.