Senaryosu ve sahneleriyle sık sık gündeme gelen Şakir Paşa Ailesi: Mucizeler ve Skandallar dizisinin setinde ikinci kez yangın meydana geldi. Dizinin çekildiği Büyükada’daki köşkte çıkan yangının sebebi henüz bilinmezken yangın sonucunda 43 yaşındaki yapım amiri Serkan Sükyen yaşamını yitirdi.

Defne Joy Foster sinemada yapay zeka ile canlandırılacak Defne Joy Foster sinemada yapay zeka ile canlandırılacak

Dizi setinde ikinci kez çıkan yangın, setlerdeki iş güvenliği sorunlarını da gündeme getirdi. DİSK’e bağlı Sinema Emekçileri Sendikası’nın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada; “Şakir Paşa ve Ailesi setinde çıkan yangında yapım amiri olan 43 yaşındaki Serkan Sükyen, dumandan etkilenmesi sonrası geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Yapım şirketlerinin kâr hırsı, setlerde alınmayan İSİG önlemleri hayatlarımızı almaya devam ediyor.” dedi.

HER TÜRLÜ TEDBİR ALINDI

Çıkan yangınla ilgili dizinin yapım şirketi Medyapım’dan açıklama geldi. Açıklamada her türlü tedbirin alındığı belirtildi:

Yapılan açıklamada; “Kamuoyuna da yansıdığı üzere prodüksiyonu Şirketimiz tarafından gerçekleştirilmekte olan Şakir Paşa Ailesi: Mucizeler ve Skandallar isimli dizimizin dış mekân çekimlerinin yapıldığı Büyükada'daki köşkte bugün bir yangın meydana gelmiştir. Yangın, çekimler başlamadan önce hazırlık ekibinin, çekim ekibini beklemekte olduğu bir anda ve köşkün çekim mekânı olarak kullanılmayan bir odasında vuku bulmuştur. Her türlü yangın güvenliği tedbirleri ve iş güvenliği tedbirlerimiz tam olarak alındığından yangına hızlı bir şekilde müdahale edilmiştir. Nitekim, yangın sadece başladığı oda ile sınırlı kalmıştır.” ifadelerine yer verildi.

YANGIN ÖNLENİLEBİRLİR BİR ŞEY

Konuyu Aydınlık’a değerlendiren İş Güvenliği Uzmanı Gökhan Turan yangının tamamen önlenebilir bir şey olduğunu söyleyerek Türkiye genelinde iş güvenliği konusunda sorunların olduğunu kaydetti. Turan, setler için yerine getirilmesi gereken prosedürlerin çoğu zaman uygulanmadığını belitti.

Turan; “Bizim ülkemizde bu prosedürler uygulanmıyor. Örneğin elektrik tabloları bizde genellikle sökümü rahat olsun diye yüzeyden geçirilir. Araç geçmemesi için önlem alınması gerekir.” dedi.

Özellikle setlerde elektriğin yoğun kullanılması nedeniyle yangınların meydana gelebileceğini belirten Turan elektrikli aletlerin doğrudan elektrik sistemine bağlanması gerektiğini kaydetti. 

Turan; “Elektrikli aletlerin direkt elektrik sistemine bağlanması gerekir. Bizler ise bir uzatma kablosu takarak onun üstüne birden çok aleti takıp onları şarj edebiliyoruz. Bunların normalde olmaması gerekir.” ifadelerini kullandı.

Turan; elektriğin kaynağından kullanılması dışında kalın antigron kabloların kullanılabileceğini ancak şirketlerin maliyet nedeniyle bunu tercih etmediğini söyledi.

Yanmaya karşı dirençli malzemelerin tercih edilmesinin alınabilecek başka bir tedbir olduğunu dile getiren Turan; “Genellikle çadırlar kullanılıyor ve onlar genellikle yanabiliyorlar. Çok hızlı yanıyorlar, çok hızlı sönüyorlar. Daha kompozit malzeme dediğimiz, işte ısıya karşı hasar dayanımı çok olan malzemeler tercih edebilirler. Örneğin taş benzeri, kaplama benzeri, küçük bir tablonun üstünde işlem yapabilirler. Genellikle uzun ömürlü oluyor çünkü. Hemen kurdum, söktüm, kaldırdım gibi şeyler değildir. Evet. Onlar için de aslında sistem kurulu, sistemin standardı da var.” diye konuştu.

TEDBİRLER ÇOK BASİT

Yangına karşı alınabilecek tedbirlerin çok basit olduğunu söyleyen Turan; “Yangının bir kesinliği vardır. Yangın dediğimiz şey, tedbiri alındığı zaman imkansızdır. Çok net söylüyorum. Ya sabotaj olacak veya birisi bile bile hamle yapmış olacak. Yangının üçüncü bir çıkma olasılığı yok. Yangın üçlü bir ortamdır. Yanıcı malzeme, yakıcı madde ve oksijen. Sizin bu üç tane ortaktan birini ayırmanız gerekiyor. Oksijeni ayırmayacağınıza göre ya yanıcı maddeyi uzaklaştıracaksınız veya yakıcı maddeyi uzaklaştıracaksınız.” dedi.

DENETİM MEKANİZMASI İŞLEMİYOR

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının denetim mekanizmasını işletmediğini de kaydeden Turan; “Şimdi oradaki arkadaşların işverenliği uygulaması var mıydı, yok muydu, hiçbir bilgi ortada yok. Yani olsa bile ne kadar orada duracak arkadaşımız? Çalışan sürekli değişiyor. Sayı net değil, sayıların sigorta kısmı belli değil. Bunların hepsi denetim mekanizmasının eksiklikleri.” sözlerine yer verdi.

ÇALIŞMA SAATLERİNİN UZUN OLMASI KAZALARA YOL AÇIYOR

Oyuncu Adnan Şur ise çalışma saatlerinin uzun olmasının bu tür kazalara yol açtığını vurgulayarak; “Diziler ülkemizde 90 dakika formatında çekiliyor. En basit sahne bile iki saatte çekiliyor. Reji bir anda bölümün paketini kanala yetiştirmek için canhıraş içerisinde zamanla yarışarak dizinin bölümünü bitirmeye çalışıyor. Tabi böyle bir kaos ortamında çok kazalar meydana geliyor.” dedi.

BAKANLIK DÜZENLEMEYİ HEMEN PRATİĞE GEÇİRMELİDİR

Kendisinin de iki kez kaza atlattığını ifade eden Şur; “Setlerde zaman zaman ürkütücü kazalar yaşanıyor. Ben bile iki kaza yaşadım. Reji ekibi sahnelerin çekileceği mekâna yetişmek için trafik kazaları yaşamaktadır. Hatta yardımcı oyuncuları sete götüren araçlarda da kazalar yaşanmaktadır. Bu kadar olumsuzlukların yaşandığı set ortamlarında yangın da yaşanmaktadır. Aynen Şakir Paşa Konağı’nın başına geldiği gibi. Eğer, diziler 90 dakika değil de 25-30 dakika formatında çekilirse yok denecek kadar az kaza olur. Kültür ve Turizm Bakanlığı bu yaşanan vahim olaylardan yola çıkarak dizilerin çekim sürelerinde yeniden sağlıklı bir düzenlemeyi hemen pratiğe geçirmelidir.” şeklinde konuştu.