Tulay, AA muhabirine, federasyon olarak lisanslı sporcu anlamında kendi rekorlarını her yıl yenilediklerini söyledi. Satrançta 1 milyon 200 bin lisanslı sporcularının bulunduğunu vurgulayan Tulay, "Hiçbir branşta 1 milyon hedefi yakalanmamıştı. Tüm federasyonların toplamda 11 milyon civarında lisanslı sporcusunun olduğunu düşünürsek bizimki bir rekor." diye konuştu. Türkiye'nin satrançta başarı grafiğinin yükseldiğini belirten Tulay, güçlerini tabandan, ailelerden ve yaptıkları projelerden aldıklarını ifade etti. Satrancın faydalı bir spor olduğuna değinen Tulay, gençlere, özellikle çocuklara satrancı hiç bırakmamalarını önerdi. Tulay, satrancın her zaman her yerde rahatlıkla icra edilebilecek bir branş olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti: "Özellikle anne babalara seslenmek istiyorum. 14-18 Kasım'da ara tatil döneminde çocuklarımızın satranç branşıyla tanışmalarının çok önemli olduğunu eski veli olarak vurgulamak istiyorum. Çünkü satranç sadece spor olarak değil, milli eğitimin temel prensiplerini de içinde barındıran bir alan. Çağımızda dijital alanlar kötü kullanıldığında olumsuz sonuçlar doğurabilecek bir zaman içindeyiz. Çocuklarımızı dijital bağımlılıktan korumanın en güzel yolu, onları satranç gibi çok özel bir spor branşına yönlendirmektir."

"Çocuklarınızı erken yaşta satranca yönlendirin"

Birçok ailenin, çocuklarının ellerinden telefonları, tabletleri alamadığını dile getiren Tulay, bunun da kötü sonuçlara neden olabildiğini belirtti. Çocukların bilgisayardan da satranç oynayabileceğini anlatan Tulay, şunları kaydetti: "Madem çocuklarımız bilgisayar başında oturuyor, 'Hangi siteye giriyorlar?' diye merak etmeyelim. Bir satranç sitesine girsinler, dünyanın farklı ülkelerindeki rakipleriyle maç yapsınlar, satranç öğrensinler. Bunun çok önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Çocuklarımızı mümkün olduğunca erken yaşta satrançla tanıştıralım. Okul öncesi programda satrancın olması son derece önemli. Çünkü okula hazırlanırken de satranç bunları destekleyen bir branştır."