Bankaların POS cihazlarında komisyon oranlarını arttırması ve ödeme sürelerini 45 güne yükseltmesinden sonra esnaf da çıkış yolları aradı ve “IBAN'a atar mısın?” demeye başladı. TÜKONFED (Tüketici Konfederasyonu) Bankacılık Komisyonu Başkanı Hüseyin Ölmez, Samimi Analiz Programı’nda konuya dair Aleyna Horasan’ın sorularını cevapladı.
Bankalar kaynak maliyetlerini düşürmek için ve artan faizden olumsuz etkileyecek karlılıklarını muhafaza edebilmek için POS makinalarının komisyonuna zam yaptı. Yüzde 2’den 4’e çıkardı. 30 gün gibi özel anlaşmalarla yaptıkları ödeme süreleri 45 hatta 2 aya çıkarıldı.
“FİZİKİ SATIN ALMADA IBAN İLE ÖDEMEDE TEHLİKE YOK”
Ölmez, “Son 10 gündür esnafta, benzin istasyonlarında POS cihazlarının bir kısmının kalktığını bir kısmının da var ama çalışmadığını gördük. Bunu tüketici açısından değerlendirirsek eğer bir mal ve hizmeti fiziken satın alıyorsanız tüketicinin IBAN yoluyla para göndermesinde herhangi bir sakıncası olmaz” diye konuştu.
IBAN’LA ÖDEMEDE VERGİ KAYBI YAŞANIR MI?
Bu durumda “POS yerine IBAN kullanılması vergi kaybına neden olur mu?” tartışmaları başladı. Ölmez, “İlk aşamada bunu kabul edebilirsiniz. Çünkü işletmeler Z raporu alır ve günlük gelirini uygun hale getirmesi lazım. Bizim Maliye Denetim Sistemimiz güçlüdür. Bankaya giren hesabı da hemen bulur. Burada vergi kaçağı olayı olmaz ve tüketici için de bir risk taşımaz. Ama önemli risk sosyal medya üzerinden yapılan alışverişlerde. Burada bir ürünün fotoğrafını görüyorsunuz, kendini görmüyorsunuz. Güvenmediğiniz, bilmediğiniz alışveriş sitelerine, IBAN'la para göndermesinler ve kredi kartı bilgilerini de ödeme için onlara vermesinler” uyarısında bulundu.
YURTDIŞI ALIŞVERİŞ SİTELERİNDE DOLANDIRICILIK TEHLİKESİ
Yurt dışı alışveriş sitelerinden dolarla yapılan ödemelere de dikkat çeken Ölmez, “Hizmet karşılığı gelmeyince hem vatandaşın mal varlığı eksiliyor hem de dolar olarak çıktığı için bizim döviz varlığımıza zarar veriyor” diye konuştu.
“TÜKETİCİ REFLEKSİ İLE POS MAKİNALARI DEVRE DIŞI KALDI”
Bankalar elindeki sermaye gücünü kullanarak bunu vatandaşa, esnafa baskı unsuru olarak kullanıyor. Peki bir önlem alınır mı? sorusu üzerine Ölmez, “Belki BDDK bazı önlemler alabilir. Ama burada ekonomiyi yönetenlerin önlem almadan önce tarafların katılımı sağlanmalı, tüketici tepkisi, refleksi dikkate alınmalı. Bankalar da bu önlemlerin içinde bir yerde söz sahibi değil. Yoksa vatandaş kendi önlemini almaya başlarsa bu sefer devletin aldığı önlemlerle zaman zaman çakışır ve ekonomiye zarar verir” diye açıkladı.