2001 ekonomik krizi ve bu krizin sonuçlarının Türkiye’ye etkileri hakkında bu konu içerisinde sizlere detaylı bilgiler sunuyor olacağız.
Türkiye Cumhuriyeti, 1923 yılında kurulduğundan bu yana pek çok ekonomik sorun ile karşılaşmış durumda. Bunlardan birisi İkinci Dünya Savaşı ekonomisi, bir diğeri 1970’lerden sonra yaşanan ekonomik sorunlar. 1994 ekonomik krizi de ülke için ciddi etkileri bulunan bir kriz olmuştur. Yakın zamanda gerçekleşen krizlerden birisi olan 2001 krizi de bilinmesi gereken bir ekonomik sorun.
Krizin Başlangıcı
2001 krizinden önce 90’lı yılların Türkiyesi’nden söz etmek gerekiyor. 90’lı yıllar, teknolojinin geliştiği ve modanın ilerlediği yıllardı. Ülkemizde bu alanda pek çok güzel şey yaşanmış olsa da aslına bakarsak bununla birlikte kötü olaylar da meydana geldi. Olayın ekonomik boyutundan bahsedersek özellikle 1994 yılında yaşanan ekonomik sorunlar, Türkiye’nin ciddi anlamda etkilenmesine neden oldu. Bununla beraber 1998 yılında Asya’da yaşanan kriz ve 2000 yılında Türkiye’nin yaşadığı finansal kriz 2001 krizini tetikleyen bir olay oldu. Milli Güvenlik Kurulu’nda yaşanan olaylar aslında küle kıvılcım atmak gibiydi.

2001 Ekonomik Krizi ve Türkiye’ye Etkisi
1999 yılı, Türkiye için zorlu bir dönem olmuştu. 1999 depremlerinin yanı sıra enflasyonun yükselmesi ve bütçe açıklarının oluşması ekonomideki karamsarlığı arttırıyordu. 2000 yılına girildiğinde Türkiye’de ekonomik bir canlanma görüldü. Yapılan bazı icraatler meyvelerini vermiş olsa ve ekonomik olarak ülkede olumlu bir hava görülse de yıl sonuna doğru likidite krizinin ortaya çıkışı, dengeleri alt üst etti.
2001 yılına gelindiğinde bütçe açığı, yükselen enflasyon, gecelik faizlerin artması ve bu gibi durumlar ekonomiyi derinden etkiliyordu. 2001 ekonomik krizi tam da bu noktada, Milli Güvenlik Kurulu sonrasında ciddi bir etki oluşturdu. 19 Şubat 2001 tarihinde MGK toplantısı yapıldı. Bu toplantı, diğer toplantılara göre oldukça gergindi. Toplantı sırasında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Bülent Ecevit arasında bir tartışma meydana geldi. Yaşanan olayın ardından Cumhurbaşkanı, Başbakanın önüne anayasa kitapçığını fırlattı. Bu olayın basında yer alması ile beraber ülkede kriz daha da derinleşti.